Ölümün soğuk ve ürkütücü yüzünü sıyırarak ardındaki hakikati gösteren bir pencere açar bizlere. Necip Fazıl’ın kalemi, sadece şiirsel bir ifade değil; derin bir iman ve tefekkürün sesidir. Yazdığı her harf, ardında bir hakikat yankısı bırakır.
Mayıs ayında yoğun bir bülten içeriği sizleri bekliyor. Bu sebeple bülteni 4 parçaya ayırdık: Bu ayın yeni yazıları, yeni dönem, takviminize kaydedebileceğiniz programlar ve son olarak yüz yüze buluşma sürprizleri bu ay sizlerle.
Tolstoy’un Hacı Murat’ı, doğayla başlayan sembolik anlatımıyla bireysel direnişi, yalnızlığı ve ahlaki ikilemleri merkeze alır. Hacı Murat, iki güç arasında sıkışmış, hem savaşçı hem insan olarak özgürlüğün ve inancın direncini temsil eder.
Mantıku’t-Tayr okumasında, nefsin sınavlarıyla yüzleşip Simurg’a, yani hakikate ulaşmayı tefekkür ettik. Hüthüd’ün rehberliğinde gönüllerimizde yeni bir yol açıldı: "Yolda olanlara yoldaş, hakikat arayanlara ışık ol Ya Rab!"
İnsan, varoluşundan beri her şeye anlam yükleme ihtiyacı duyar. Bu arayış doğal ve insanidir, fakat bazen derin yorgunluklarla ağır bir yüke dönüşür. Böyle anlarda yardım istemek zayıflık değil, aksine büyük bir güçtür.